Boşanma Davası Cevap Dilekçesi
BOŞANMA DAVASI CEVAP DİLEKÇESİ
Dosya Esas No. …/…
ADANA NÖBETÇİ AİLE MAHKEMESİ’NE
CEVAP VEREN-DAVALI : Adı ve Soyadı-(TC Kimlik No)-Adres
VEKİLİ : Avukat Adı ve Soyadı-Adres-Tel.
DAVACI : Adı ve Soyadı-Adres
VEKİLİ : Avukat Adı ve Soyadı-Adres-Tel.
TALEP KONUSU : Davaya cevap ve delillerimizin sunulması; tedbir nafakası ile maddi ve manevi tazminat istemidir.
CEVAPLARIMIZ :
1-Huzurdaki dava boşanma istemi ile açılmıştır. Müvekkilem ile davacı …/…/… tarihinde ortak tanıdıkları bir dostun tavsiyesi üzerine görücü usulü ile evlenmişlerdir. Evlilikten iki gün sonra davacı, dayısının kuyumcu dükkanında çalışmaya başlamıştır.
2-Müvekkilem ile davacı evlendikten sonra doğru dürüst görüşememişlerdir. Davacı çalışmaya başladığı tarihten itibaren sabah saat 08.00’de işe gidip akşam 19.15’de eve gelmektedir.Gün içinde müvekkilem davacının annesinin yanında kalmakta ve davacı eş de işten çıkınca oraya gelmektedir. Eşler yemek ve çaydan sonra yatmak için kendi evlerine geçmektedirler. Müvekkilim ile davacının annesi ve dayılarının kaldığı apartman çok yakın olmasına rağmen davacı müvekkilime “sabahları seni annem gelip alacak, yalnız başına dışarıya çıkmayacaksın” demiştir. Müvekkilem evliliklerinde sorun çıkmasın diye “Sen nasıl istersen” diyerek bunu kabullenmiştir. Davacının bu isteği yüzünden eşler birbirlerine alışmak için birlikte vakit geçirememişlerdir.
3-Müvekkilem kendi anne ve babasını küçük yaşta kaybettiği için davacının annesini büyüğü olarak kabul etmiş ve aileye uyum sağlamak için tüm çabayı göstermiştir. Ama davacının annesi müvekkilemi sürekli aşağılamış “köylü, kaba gelinim” şeklinde incitici sıfatlar kullanmayı alışkanlık haline getirmiştir. Müvekkileme sebepsiz yere küsmekte ve bunu oğluna yansıtarak evlilik birliğini olumsuz yönde etkilemektedir. Bu durum çiftin arasında tartışmalara neden olsa da müvekkilem evlilik birliğini sürdürmekte kararlı olduğundan ve zamanla düzeleceğini umduğundan bunlara katlanmıştır.
4-Davacı, tarafların davalıdan kaynaklanan sebeplerle geçinemediklerinden bahisle boşanma davasını bizzat kendisi açmıştır. Davacının aile geleneklerini dikkate almadan, rahat tavırlar sergilediği iddiası gerçeği yansıtmamaktadır. Müvekkilim davacının istediği gibi yaşamaya, giyinmeye özen göstermiş onun hassasiyetlerine saygı duymuştur. Evden yalnız çıkmamayı bile kabullenmesi bunun en açık ispatıdır. Yine müvekkilemin davacıyı aşağıladığı onu başkalarıyla kıyasladığı iddiaları da gerçeklerin çarpıtılmasıdır. Müvekkilem sadece eşinin Yılmaz enişte gibi eşine değer veren biri olmasını istediğini söylemiştir, bunu da onun eşine verdiği değerden bahisle ifade etmiştir.
5-Davacı ise müvekkilime “Elit bölgeye gelin geldin”, “Seni toplum içine sokmaya utanırım” gibi sözler söyleyerek onu aşağılamış ve hatta toplum içinde “geri zekalı” vb diyerek onu küçük düşürmüştür. Ayrıca davalının iddia edildiği gibi bir hastalığı yoktur, kendisi doktor tarafından muayene edilmiş ve hiçbir hastalığının bulunmadığı tespit edilmiştir.
6-Davacı evliliklerinden bir ay sonra yatağını ayırmıştır. Ayrıca değişik zamanlarda müvekkileme “Ben bir şeyden çok çabuk bıkarım, bıkarsam da bir daha geri dönüşü olmaz bunu bil!” “Ben böyleyim, değişmem” şeklinde sözler söylemiştir. Bu sözler ile davacının hal ve davranışları evlilik birliğinin devamına yönelik bir isteğinin olmadığının göstergesidir.
7-Müvekkilemin evi terkettiği sonrasında da eşyalarını, takılarını ve bir miktar parayı alıp ailesinin yanına döndüğü iddiası gerçeklikten uzaktır ve kabul edilmesi imkansızdır. Müvekkilem kendisini büyütmüş olan ve uzun süredir görmediği teyzesini özlemiş ve onu görmek istediğini davacı eşe söylemiştir. O da “Git, ben seni haftasonu almaya gelirim” demiştir. Teyzesinin yanına giden müvekkilem haftasonu eşinin gelmemesi üzerine kendisini aramış ancak davacı eş yanıt vermemiştir. Bunun üzerine iş yerinden kendisine ulaşan müvekkileme kendisiyle konuşmak istemediğini söylemiştir. Müvekkilemin “Sen beni almaya gelecek misin yoksa ben mi geleyim?” sorusuna “Gelmeyeceğim ve gelme!” diye yanıt vermiştir.
8-Aynı gün teyzesi ve eniştesi müvekkilemi evine götürmüş, ardından davacının ailesinin evinde evlilik birliğinin devamı üzerine konuşulmuştur. Ancak davacı ve ailesi bu konuda yapıcı ve onarıcı bir tavır almamışlardır. Müvekkilem suçsuz olmasına rağmen özür dilemiş ve evlilik birliğini devam ettirmek istediğini dile getirmiştir. Davacı eş ise ona iş bulabileceğini ve kadın sığınma evine yerleşebileceğini bunun neyine yetmediğini söylemiştir. Bu başlı başına müvekkileme verdiği değeri göstermektedir. Ayrıca “Sen işe gidip gelirken bulursun bir tane” diyerek müvekkilime hakaret etmiştir. Müvekkilemin barışmak için tüm ısrarlarına rağmen bunları söylemesi niyetini açıkça gösterir ki durumdan anlaşılacağı üzere davalının boşanmak maksadıyla evi terketme gibi bir durumunun olmadığı açıktır.
9-Davacı ve ailesi …/…/… tarihinde müvekkilemi teyzesine bırakmıştır. Bu tarihten sonra müvekkilem davacı taraftan kimseyle görüşmemiş bilahare bir kısım eşyaları almak için eve gelmiştir. Müvekkilemin teyzesi, eniştesi ve birkaç akraba düğün ve çeyiz masrafları için harcadıkları paranın bir kısmı ile kendilerinin takmış oldukları takıları almışlardır. Bunun dışında müvekkilem ve ailesi evden hiçbir şey almamıştır. Tarafların davacıdan kaynaklanan sebeplerle geçinemedikleri ve evliliğin artık taraflara ve topluma bir katkısının olmadığı ortadadır. Bu evliliği zoraki sürdürmeye çalışmak müvekkil açısından artık çekilmez bir hal almıştır. Bu sebeple müvekkilem boşanmak istemektedir.
10-Davalı müvekkil, davacının mutluluğu ve evlilik birliğinin devamı için her türlü fedakarlığı yaparken davacı tarafın bunun için hiç çaba göstermemesi, kırıcı söz ve davranışları ile çok yeni olan evliliklerini bitirme konusundaki ısrarı karşısında manevi olarak çöküntüye uğramıştır. Bu olayların davalı müvekkili derinden yaraladığı tartışmasızdır. Davalı müvekkil annesi ile babasını küçük yaşta kaybetmiş ve bunları acı hatıraları onu yaralarken 19 yaşında çok naif hayallerle başladığı evliliğinin de kısa sürede ve bu şekilde sonuçlanması ruh dünyasını alt üst etmiştir. Davacı davalının dünyasında sebep olduğu bu yıkımı tazmin etmek durumundadır. Bu nedenle MK. 174/2 maddesi gereğince … TL manevi tazminatın davalıcıdan alınarak davalıya verilmesini talep ediyoruz.
11-Malum olduğu üzere evlilik manevi olduğu kadar maddi sonuçları da olan bir birlikteliktir. Taraflar birbirlerini maddi olarak da desteklerler. Ancak davacı ile ailesi söz ve davranışlarıyla evlilik birliğinin yıkılmasına sebep olduğundan davalı bu destekten ve geleceğe yönelik beklenti ve menfaatten de mahrum kalmıştır. Ülkemizdeki toplum yapısı dikkate alındığında bu kadar kısa süreli bir evlilik sonrası dul kalan ve aile desteğinden yoksun olan müvekkilemin evlenmesi ihtimali oldukça düşüktür. Bu nedenle yine TMK. 174/1. maddesi gereğince davacı davalıya … TL maddi tazminat ödemelidir.
12-Müvekkilem herhangi bir işte çalışmamaktadır ve hiçbir geliri yoktur. Bu nedenle dava sonunda yoksulluk nafakasına çevrilmek üzere … TL tedbir nafakasının davacıdan alınarak davalıya verilmesini talep ediyoruz. Müvekkilim eşine sahip çıkmış, ancak davacı ve özellikle annesi başta olmak üzere ailesinden kaynaklanan sebeplerle bu evliliğin yürümesi imkânsız bir hal almıştır. Aksi yöndeki davacı beyanları doğru değildir. Tarafların boşanmalarına nafaka ile maddi ve manevi tazminat taleplerimizin kabulüne karar verilmesini istiyoruz.
DELİLLER : 1- Tarafların MSD araştırması, 2- Tarafların nüfus aile kayıt tablosu, 3- Tanık anlatımları ve sair yasal deliller
TANIKLAR :
1- Adı ve Soyadı-(TC Kimlik No)-Adres, Tel:
2- Adı ve Soyadı-(TC Kimlik No)-Adres, Tel:
HUKUKİ SEBEPLER : TMK. 166 ve ilgili mevzuat.
SONUÇ VE TALEP : Yukarıda kısaca açıklanan nedenlerle davanın kabulüne,
1-Tarafların davacıdan kaynaklanan kusurlu sebeplerle boşanmalarına,
2-Karar kesinleştikten sonra yoksulluk nafakası olarak devam ettirilmek üzere dava tarihinden itibaren … TL tedbir nafakasının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-… TL manevi tazminatın davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-… TL maddi tazminatın davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-Yargılama gederleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini davacı vekili olarak saygılarımla arz ve taleph ederim. …/…/…
Davalı Vekili
Avukat Ece GÜNEYLİ
İmza